“İstisna” – Christian Jungersen
Ve artık ölmesi gerek. Fakat o ölmüyor. Kanlar akmaya devam ediyor. Sonu gelmiyor. Ve Malene tekrardan ve tekrardan bıçaklanıyor. Ve Anne-Lise’nin hayal kurgusu bir kısır döngüye dönüşüyor; saldırganın Malene’yi sazların arasından çekip çıkardığını hayal ediyor, ve onu sonra yine geriye çalıların arasına sürüklüyor. Ve Malene her seferinde yeni baştan pişmanlık duyuyor. Yeni baştan yalvarıyor, dövünüyor. Ve Malene yaptıklarına nedamet getirirken, Anne-Lise onun yüzünde yepyeni bir ifade belirdiğini hayal ediyor…
Christian Jungersen Danimarka çoksatar listesinde tam on sekiz ay ilk sırada kalan, yirmiden fazla dile çevrilen ve çok sayıda ödüle değer görülen İstisna romanında, insanı suça sürükleyen karanlık içsel dürtülerle onları su yüzüne çıkaran dışsal dinamikleri harmanlıyor.
Kopenhag’da bir soykırım araştırmaları merkezinde çalışan dört kadının hayatı, içlerinden ikisinin ölüm tehdidi almasıyla tamamen değişir. Kadınlar önce, soykırım merkezi yayınları için kaleme aldıkları yazılarda konu ettikleri Mirko Zigic adlı bir Sırp savaş suçlusu tarafından izlendiklerinden şüphelenir. Ancak olaylar geliştikçe, kadınların arasında önceden de yüksek olan gerilim, bu ölüm kalım ortamında giderek tırmanacak, her biri diğerinden şüphelenmeye başlayacaktır. Artık işyeri bir savaş alanına dönmüş, bu kaotik ortamda her bir kadın birer zanlıya dönüşmüştür.
Bireysellikle bencilliğin birbirine karıştığı gündelik hayatın acımasız bir eleştirisi, mükemmel bir psikolojik gerilim romanı olan İstisna’da Jungersen insan ilişkilerindeki gerilimden kaynaklanan soğuk atmosferi olağanüstü anlatıyor ve yaşatıyor okura.